7 Kasım 2011 Pazartesi

Yalnız adamın hayalleri

Episode 1



Gerçek dertler beni az etkiler; karşılaştığım sorunlarla baş edebilirim ama korktuklarımla asla. Ürkmüş hayal gücüm onları türlü şekillere sokar, genişletir, büyütür. Beklemek, karşılaşmaktan daha müthiştir; tehdit darbeden daha kötü. Tehdit gerçekleştiğinde ise olaylar hayal gücünden kaynaklanan yanlarından arınarak gerçek değerini bulur.
-----------------------------------------------------------------------------------------------

Dünyanın karmaşası beni sersemletiyor, yalnızlık sıkıyordu durmadan yer değiştirmek ihtiyacını duyuyor ve hiç bir yerde mutlu olamıyordum. Oysa her yerde herkes tarafından iyi ve güler yüzle karşılanıyor, kabul görüyor ve ağırlanıyordum.
-----------------------------------------------------------------------------------------------

Genel kanıya bu kadar hararetle karşı çıkarken, hala onun boyunduruğu altındaydım. Saygı duyduğumuz kimseler tarafından sayılmak isteriz ve insanlar hakkında veya en azından birkaç kişi hakkındaki yargılarım, olumlu olduğu sürece, onlarında bana olan yargılarına kayıtsız kalamazdım. Kamuoyunun yargısının çoğu kez adil olduğunu görüyordum ama bu adaletin bile tesadüfen oluştuğunu, insanların fikirlerini dayandırdıkları kuralların, tutkularından veya onlardan kaynaklanan önyargılarından olduğunu görmüyordum, doğru bir yargıya vardıklarında bile, çoğu kez, tıpkı bir başarısından dolayı birisini adalet duygusuyla değil de, kendine tarafsız bir hava vermek için yalandan onurlandırırken, aynı kişiye rahatlıkla iftira ettikleri olduğu gibi, bu yargıların kötü bir ilkeden doğduğunu bilmiyordum.
-------------------------------------------------------------------------------------------------

Başımıza gelen herhangi bir kötülükte, etkisinden çok, niyete bakarız. Çatıdan düşen bir kiremit bizi daha kötü yapabilir, fakat kötü niyetli bir elin atacağı taş kadar derinden etkilemez. Darbe bazen ıskalayabilir, ama niyet asla hedefini şaşırmaz. Hayat darbesini vurduğunda acısı en az hissedilen, bedensel acıdır ve bu darbeyi yiyen kişi, başına gelenlerden sorumlu tutacağı kimseyi bulamadığında, eziyet etmek amacıyla kadere bir çift göz ve akıl vererek, ona bir kişilik kazandırır ve sorumluluğu ona yükler. Kaybetmeye içerleyen bir kumarbaz, işte bu şekilde kime kızdığını bilmeden öfkeye kapılır, kendisine eziyet etmeye kararlı bir yazgının ona saldırdığını düşünür ve öfkesine bir besin bulduğundan, kendi yarattığı bir düşmana karşı hırslanır ve ateş püskürür.

Hiç yorum yok: